YEREL KİMLİK ve KENT MÜZESİ…!


Televizyon, bilgisayar, cep telefonu ve  hızlı  internet gibi   kitle  iletişim  araçlarını  yoğun bir şekilde kullanmamız, bu teknolojilerin baş döndürücü bir hızla gelişim göstermesi, uzun bir süreç  sonucunda düşünü ve emeğimiz ile oluşturduğumuz Yerel Kimliğimizi korumasız  bırakmıştır…!
Peki yerel kimlik nedir...?  Tanımlamaya çalışayım.

Yerellik; coğrafi bir kavram değil, toplumsal bir yapılandırmadır. Birlikte yaşamın ürettiği sosyal, kültürel ve mitolojik değerler bütününün toplumsal bir yansımasıdır. Bu yansıma kültürel birliktelik ile sınırlandırılabilir. Onun için Yerel Kimlik, kent kimliğinin temelini ve kültürel ön koşulunu oluşturur.

Bu yüzden herkes yaşadığı kentin hemşeridir. Bunu da onurlu bir kimlik olarak korur…
"Ben Antekyeliyim" der  gibi…?
Öyle değil mi...?

Oysa, ilk kaybettiğimiz kimliğimiz bu?

Kaybettiğimiz bu kimliğimizi bir daha kazanabilir miyiz...? 
Biraz zor! Ama olanaksız değil…!

Bunun bir çözümü de yakın tarihin kök kültürden beslenen kent müzeleri olabilir...?

Antakya Kent Müzesi, yıllar önce tasarlanmasına ve hatta uygulama projesi aşamasına gelmesine rağmen hala uygulamaya konulamadı?

Nedenini bilmiyorum...?
Nedeni ne olursa olsun; kent kimliğini oluşturan bu gibi müzelerin bir an önce kentin sosyal ve kültürel yaşamına kazandırılması gerekir. Yoksa kültürel geçişle elde ettiğimiz sosyal ve kültürel kazanımlarımızı kaybetme sorunu ile karşı karşıya kalırız.

Kent kültürünü kaybetmiş olan bireyin ‘’ hemşehirlik‘’  bağları da kopar, aidiyet  duygusu kaybolur. Kendi kültürüne yabancı bir yaşam sürer, bunun sonucunda da kaotik bir yaşam tarzı ortaya çıkar. Birey mutsuzlaşır.

Bildiğim kadarı ile Antakya’da;

Diş Doktoru Sayın Şadi Suroğlu’nun, bireysel ve ekonomik çabaları ile kurduğu olağan üstü güzellikte bir ‘’Cam Müzesi ‘’;

Tarım Bakanlığı’na bağlı bir ‘’ Tarım Müzesi ‘’   ;

Yatırım ve İzleme Daire Başkanlığı’nın ‘’Bitki Müzesi ‘’ ;

Antakya Ticaret ve Sanayi Odası’nın restorasyonu bitmiş, teşhir aşamasında olan bir "Yemek Müzesi " ;

Valilik binasında oluşturulan ‘’Hatay Devlet Müzesi ‘’ ; gibi  kent  kimliğini  yeterince tanıtan kent  müzeleri var.

Ama Antakya Kent Müzemiz yok…!

Neden ...?  Yer mi yok...?   Elbette var...! 

İşte size birkaç önerim….

Eski Arkeoloji Müzesi hem etnografya müzesi hem de kent müzesi olarak kullanılabilir...?

Kültür ve Turizm Bakanlığı, kamu yararı gözetilerek eski Arkeoloji Müzesinin bir kısmının Antakya Kent Müzesi olarak kullanılmasına izin verebilir... Olmadı mı...?

İşte size Kurşunlu Han… Valilik kamu yararı gözeterek, restore ettiği bu anıtsal binayı, Kent Müzesi olarak kullanılmasına olanak verebilir...!

O da mı olmadı…! İşte Adalı Konağı ...! Gerçek değeri ile kamulaştırılıp veya uzun süreli kiralanıp Kent Müzesine dönüştürülebilir…?

Ama; Antakya, eski Belediye Binası olmaz…! Çünkü, hem iç mimari yapısı buna uygun değil hem de yapılış amacına aykırı olur. O yalnızca beldeyi   temsil eden başkan kimliğini ile örtüşen binadır.Sembolik de olsa o amaçla kullanılmalıdır.

Botanik Expo 2021 Hatay ‘a az kaldı...? Ben kuyuya bir taş attım…?  Gayri siz çıkarın...!
Saygılarımla

Jozef Naseh

Arkeolog

Yorumlar

Popüler Yayınlar